Gözü Sulanmış Bir Deyim midir? Toplumsal Duygusallığın Kültürel Kodları Toplumu anlamak, insanın hem iç dünyasına hem de ilişkiler ağına bakmayı gerektirir. Bir sosyolog olarak, kelimelerin toplumun ruhunu yansıttığına inanırım. Dil, yalnızca iletişimin değil, aynı zamanda duygusal düzenin de taşıyıcısıdır. “Gözü sulanmış” ifadesi, ilk bakışta fiziksel bir durumu anlatır gibi görünse de, aslında toplumsal duygulanım biçimlerinin, normların ve kimlik rollerinin bir aynasıdır. TDK’ya göre bu bir deyim değil, bir sıfat tamlamasıdır; ancak toplumsal bağlamda bir “duygu göstergesi” olarak işlev görür. Dilin Toplumsal Hafızası: Duyguların Kodlanışı Her toplum, duygularını ifade etmenin kendine özgü yollarını üretir. “Gözü sulanmak” ifadesi Türkçede yalnızca bir fizyolojik…
Yorum BırakGünün Notları Yazılar
Gözyaşı Kesesinin Felsefi Anlamı: Bedenin Sessiz Bilgeliği Filozoflar yüzyıllardır insanı anlamaya çalışırken, genellikle akla, bilince ya da ruha yönelmişlerdir. Ancak insanı insan yapan şey, yalnızca düşüncesi değil; bedeniyle birlikte hissetme kapasitesidir. Gözyaşı kesesi, bu hissedişin biyolojik olduğu kadar felsefi de bir göstergesidir. Çünkü gözyaşı, sadece bir sıvı değil; varoluşun sessiz bir dilidir. Gözyaşı kesesi üzerine düşünmek, aslında varoluşun akışını, bilginin özünü ve etik duygunun kaynağını sorgulamaktır. Gözyaşı Kesesinin Anatomik Gerçekliği Gözyaşı kesesi, gözyaşlarının buruna geçmeden önce biriktiği küçük ama işlevsel bir yapıdır. Gözyaşı bezlerinden salgılanan sıvı, bu kese aracılığıyla nazolakrimal kanala aktarılır ve oradan burun boşluğuna ulaşır. Biyolojik açıdan bu…
Yorum BırakHalk Kanun Teklifi Verebilir mi? Sandıkla Sınırlı Demokrasiye Cesur Bir İtiraz Hızlı cevap: Türkiye’de vatandaşlar doğrudan “kanun teklifi” veremez; bu yetki yalnızca milletvekillerine aittir. Detaylar ve itirazlar aşağıda… Peşin söyleyeyim: Sadece seçim günü görünür olan bir vatandaşlık, eksik bir demokrasidir. “Halk kanun teklifi verebilir mi?” sorusu, tam da bu eksikliği ifşa eden sorudur. Gel, sandığın ötesine uzanan bir söz hakkını konuşalım; hem hukukî çıplak gerçekleri, hem de siyaset kültürümüzün kör noktalarını… Çıplak Gerçek: Kanun Teklifi Yetkisi Kimdedir? Türkiye’de Anayasa’nın “Kanunların teklif edilmesi ve görüşülmesi” başlıklı 88. maddesi, kanun teklifi yetkisini yalnızca milletvekillerine verir. Yürütmenin kanun tasarısı verme yolu da 2017…
Yorum BırakBaba Negatif Anne Pozitif İse Kan Uyuşmazlığı Olur mu? Bilimsel Merakla Bir Yolculuk Kan grupları hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? Belki kan bağışı gerektiğinde veya bir hastanede test yapılırken karşımıza çıkıyor ama özellikle hamilelik söz konusu olduğunda bu küçük detaylar büyük sonuçlar doğurabiliyor. Bugün, birçok anne baba adayının merak ettiği bir sorunun peşinden gidiyoruz: “Baba negatif, anne pozitif ise kan uyuşmazlığı olur mu?” Cevabı bilimsel gerçeklerle ama herkesin anlayacağı bir dille birlikte keşfedelim. — Kan Uyuşmazlığı Nedir? Temel Kavramlarla Başlayalım Kan uyuşmazlığı denildiğinde çoğu insanın aklına ilk olarak Rh faktörü gelir. Rh faktörü, kırmızı kan hücrelerinin yüzeyinde bulunan bir proteindir.…
Yorum Bırak“En çok kalsiyumu hangi peynir sağlar?” diye soranlara net bir yanıtım var: Sorunun kendisi eksik. Evet, kalsiyum rekabetinde Parmesan/Grana Padano zirvede; ama sadece “mg/100 g” sayısına kilitlenmek, tabağımızdaki gerçeği ıskalamak. Porsiyon? Tuz yükü? Erişilebilirlik? Biyoyararlanım? İşte bu yazı tam da bu “tek doğru” mitini sarsmak için… Kısa cevap: Sert ve uzun süre olgunlaştırılmış peynirler (özellikle Parmesan/Grana Padano) tipik olarak en yüksek kalsiyumu içerir. Ama asıl mesele, hangi koşulda, ne kadar ve nasıl yediğinizdir. En Çok Hangi Peynirde Kalsiyum Var? (Ve Neden Bu Kadar Tartışmalı?) Sert peynirler, suyu az ve yoğun oldukları için kalsiyum açısından üstündür. Parmesan/Grana Padano çoğu tabloda tepeye…
Yorum BırakAğızdan Burun Yakın, Kardeşten Karın Yakın Ne Demek? Halk Bilgeliğini Bilimle Okumak Bazı deyimler vardır ki, ilk duyduğumuzda yüzümüzde hafif bir tebessüm bırakır ama altında derin bir insan gözlemi yatar. “Ağızdan burun yakın, kardeşten karın yakın” sözü de tam olarak böyle bir deyimdir. Peki, bu ifade neyi anlatır? Neden “karın” kardeşten daha yakındır? Gelin bu atasözünü hem kültürel hem de bilimsel bir merakla birlikte inceleyelim. Atasözlerinin DNA’sı: Halkın Bilimsel Gözlem Gücü Atasözleri, bilimsel laboratuvarlarda üretilmez ama insan doğasının binlerce yıllık gözlemlerinden süzülerek oluşur. Sosyologlara göre atasözleri, toplumun “kolektif zekâ arşivleri”dir. Yani bir toplum, deneyimlerini, ilişkilerini ve doğayla bağını bu kısa…
Yorum Bırakİlk Gökdelen: Göğe Uzanan Demir Kulelerin Toplumsal Anlamı Bir sosyolog olarak kentin siluetine baktığımda, her binanın bir toplumsal hikâye anlattığını düşünürüm. İnsanlığın gökyüzüne doğru yükselme arzusu, yalnızca mühendislik başarısı değil, aynı zamanda bir kimlik inşasıdır. “İlk gökdelen nedir?” sorusu, sadece tarihselliğiyle değil, modern toplumun güç, cinsiyet, sınıf ve aidiyet ilişkilerini anlamamız açısından da önemlidir. Gökdelen, dikeyliğin simgesi olduğu kadar, toplumsal yapının hiyerarşik düzeninin de bir temsili haline gelmiştir. Gökdelenin Doğuşu: Mekanik Gücün Sosyolojik Arka Planı Modern anlamda ilk gökdelen olarak kabul edilen yapı, 1885 yılında Chicago’da inşa edilen Home Insurance Building’dir. 10 katlı bu yapı, çelik iskelet sistemiyle sadece mimari…
Yorum BırakGöç Sosyolojisine Samimi Bir Bakış Bir araştırmacı olarak toplumların nasıl değiştiğini ve bireylerin bu değişimlere nasıl uyum sağladığını gözlemlemek benim için daima büyüleyici olmuştur. İnsanlar, doğup büyüdükleri topraklardan ayrılıp yeni yerlere yöneldiklerinde yalnızca coğrafya değiştirmez; beraberlerinde kültürlerini, alışkanlıklarını, değerlerini ve umutlarını da taşırlar. Göç, bu anlamda, yalnızca bireysel bir karar değil; aynı zamanda toplumsal yapıların ve normların şekillendirdiği çok katmanlı bir olgudur. Göç Nedir? Göç, bireylerin veya grupların çeşitli nedenlerle yaşadıkları yerden başka bir yere sürekli ya da uzun süreli olarak yerleşme amacıyla hareket etmesidir. Bu süreç, yalnızca fiziksel bir yer değişikliğini değil; aynı zamanda ekonomik, kültürel ve toplumsal bağlamda…
Yorum BırakHanönü Hangi İle Bağlı? Veriye ve Hayata Bakan İki Mercekten Bir İlçenin Hikâyesi Haritaları karıştırmayı, tabelalara bakıp “buranın hikâyesi ne acaba?” demeyi sevenlerdenim. Bugün de birlikte, “Hanönü hangi ile bağlı?” sorusunu sadece yanıtlamakla kalmayıp farklı merceklerden inceleyelim. Kimimiz veriye, mevzuata ve haritaya bakmayı sever; kimimizse o yerin insanına, kültürüne, duygusuna… İkisini bir araya getirdiğimizde ortaya hem doyurucu hem de ilham verici bir tablo çıkıyor. Kesin Cevap: Hanönü, Kastamonu’ya Bağlı Bir İlçe İşin en net kısmıyla başlayalım: Hanönü, Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’nde, Kastamonu iline bağlı bir ilçedir. Coğrafî olarak Gökırmak vadisinde konumlanır ve idari hiyerarşide Kastamonu’ya bağlıdır. :contentReference[oaicite:0]{index=0} Veri Odaklı Mercek: Haritalar,…
Yorum BırakGök Cismi Nedir? Ekonomik Bir Perspektiften Evrenin Görünmeyen Piyasaları Bir ekonomist için her şey, kaynakların sınırlılığı ve seçimlerin sonuçları üzerine kurulur. İnsanlar, ülkeler ve hatta evren bile bu temel dengeyle işler. Peki ya gökyüzü? Gök cisimleri, sadece bilimsel varlıklar mı yoksa evrenin kendi ekonomik sisteminin aktörleri mi? “Gök cismi nedir?” sorusu, 7. sınıf seviyesinde bile düşünüldüğünde aslında ekonominin derin yapısıyla şaşırtıcı biçimde benzeşir. Çünkü evrenin her köşesinde, sınırlı kaynakların paylaşımı, hareketin maliyeti ve denge arayışı vardır. Gök Cismi Nedir? Basit Tanımdan Evrensel Ekonomiye Gök cismi, uzayda kendi ışığını yayan ya da başka bir ışık kaynağından aldığı ışığı yansıtan her türlü…
Yorum Bırak